27 Ocak 2015 Salı

yazamıyorummmmm

tonlarca yazacak şey birikti, unutmadan yazmam gereken bir dünya şey ama ben yazamıyorum, sanki vaktim yokmuş gibi hiç bir işimi yetiştiremiyorum. oysa ki biraz planlı olabilsem neler neler yapacağım. ama planlı olmayı beceremez oldum. en iyisi kendime bir takvim notları oluşturayım. klavyemin altında duran haftalık bölümlü yapraklı takvime. en sevdiğim takvim tipidir, üzerine notlar alabildiğim, gün içinde planlarımı yapabildiğim ve hatta çoğunlukla notluk yerine kullandığım.

hepimiz biliyoruz vakit nakittir, ve vakti doğru kullanmak çok önemlidir, ama uygulamaya gelince ne kadar zorlanıyoruz aklımızı çelen şeylerden kurtulmaktan.

evet kesinlikle geldi vaktimin kıymetini anlamanın zamanı, o yüzden bugünden sonra başlıyorum biriken blog yazılarını yazmaya, yarım kitaplarımı bitirmeye, yapılacak işlerimi düzenlemeye vs. vs. vs.

karman çorman düşüncelerimi karman çorman yazdım yine :p


15 Ocak 2015 Perşembe

meniere seni hiç sevmedim. vertigoyuda sevmezdim zaten...

aralığın başlarında bir gün anormal bir baş dönmesi ve mide bulantısıyla doktor doktor gezdim ve kulak burun boğaz uzmanı hastalık hikayesine bakarak bir kaç manevra ile meniere atağı geçirdiğimi söyleyip iki ilaç ile acile gönderdi ve o günü acilde geçirdim. sonrasında bir hafta boyunca kendime gelemedim, sersemledim ama geçti. ve ben zannettim ki bir daha olmayacak. ama bu hafta başında yeni bir atak-kulak çınlaması- baş dönmesi-mide bulantısı döngüsü geçirdim.

merakımdan ulu google'a sordum nedir bu meniere diye. amannn baya dertli ve ne yazık ki kesin nedenleri ve tedavisi bilinmeyen bir hastalıkmış. tuz yememek gerekiyormuş, tuz iç kulakta sıvı artısına neden oluyormuş, bu artış ise denge problemlerine (tek başıma tuvalete gidemediğimi söylesem denge sorunlarını tarif etmiş olurum belki). ayrıca iç kulakta sodyum zengin sıvılar ile potasyum zengin sıvılar birbirine karışıyormuş. bu nedenle sodyum tüketimini kısıtlayıp potasyum alımını artırmak gerekiyormuş.

e tuz yasak olunca yoğurt-süt ve salatadan başka bir şey kalmıyor geriye. bütün yemekleri tuzsuz pişiriyorum ama salça koyunca onu da yiyemiyorum. peynir yok, zeytin yok, ne var? diye sorasım geliyor ama sormuyorum. sabah bir bardak süt ile muz, ara öğün meyve, öğlen yoğurt salata, öğleden sonra muz, akşam yoğurt, tuzsuz salçasız çorba, salata şeklinde bir beslenme döngüsüne girdim. çünkü et tuzsuz yenmiyor, ben yumurta sevmem, sebze yemeklerinde salça var vs vs.

ama her durumdan bir #sukurvesilesi çıkarmayı kendine şiar edinmiş bir insan olarak bu durumun kilo vermemde epey faydalı olduğunu söylemeliyim.


sevgiyle :)

9 Ocak 2015 Cuma

neden zayıflayamıyorum?

diyet yapıyorum, her daim yediklerime dikkat ediyorum, spor da yapıyorum ama neden zayıflayamıyorum? kafamı meşgul edip duran bu soruya cevap ararken mahmure'de neden zayıflayamadığıma dair listeler gördüm. yav maddelerin yarısından çoğu benim için yazılmış. şimdi bunları madde madde değiştirmek için uğraşacağım. 
  1. kendi çapında yapmak- ileri gitmemek yani diyetin ve sporun hakkını vermemek
  2. çok sık tartılmak
  3. bir lokmacık derken hepsini yeyip bitirmek
  4. aman neyse diyet bozuldu zaten deyip yemeye devam etmek
  5. spor yapmayı ertelemek
  6. konuşmaların hep yemekle ilgili olması
  7. boş vakitlerde yemekle ilgilenmek
  8. diyeti bozduğunu kabullenip haddinden fazla yemek
  9. battı balık yan gider demek
  10. plansız olup menü planlamamak
  11. doymaya rağmen yemeğe devam etmek
  12. yeterince su içmemek
  13. özel zamanları yemekle ödüllendirmek
  14. karamsar olmak
  15. hızlı yemek
  16. evde kek kurabiye bulundurmak, şekerleme çikolataların göz önünde olması
  17. açılan paketi, tabaktaki yemeği bitirmek, porsiyon kontrolü sağlamamak
  18. çok bol ve rahat kıyafetler giyerek beden imajından kaçmak
  19. kendini şişman olarak kabul edip iyiye ulaşma konusunda inançsız olmak
  20. tv-bilgisayar karşısında yemek
  21. çok fazla vakti tv-bilgisayar karşısında geçirmek
  22. yemek pişirirken veya sofra kurarken tadım yapmak
  23. her günü tam anlamıyla yaşamamak-dolayısıyla duygusal açlık yaşamak
  24. sporu zorunluluk olarak görmek
işte böyle bundan sonra her bir medde için çalışacağım, ilk hedefim su içmeyi başarmak. fark ettim ki günde bir bardak bile su içmeden kahve-çay ikilisiyle su ihtiyacımı karşılamaya çalışıyorum. bugün özel olarak dikkat etmeye çalıştım ve yarım litre kadar su içtim. oysa günlük ihtiyacım 2.5 litre. bakalım bu hafta özel çaba göstereceğim. 

sevgiyle :)


8 Ocak 2015 Perşembe

1. hafta

2015 yılı için hedeflerim arasında en çok önemsediklerimden birisi kilo vermek. bu hafta sanırım adet döneminde olmamın etkisiyle eh birazda tatil ve yılbaşı rehavetiyle gidip gelen bir kilo döngüsü yaşadım. yani performans kötü. bakalım haftaya ne olacak.

sevgiyle :)

7 Ocak 2015 Çarşamba

bere

Bu çok kolay ama bir o kadar da havalı bereyi annemin bir komşusu büyük kızıma yapmış. Komşum çok beğenince bende ona ve küçük kızıma da yaptım. Kalan ipten kendime bir kulaklık mi desem alinlik mi desem soğuktan korunmak için resimdeki şeyi! Ördum. Bere için 28 ilmek başladım. 7 ilmek haroso 1 ilmek düz 20 ilmek haroso ordum. Berenin modelini oluşturmak için 20 ilmek kisminda her ilmekte sis başına bir kez doladım. Sonraki sırada bu boş ilmegi ormeden söktum.  Böylece bedenin arka kısmı gevşek gevşek oldu.
3 çile en kalın, makarna tabir edilen ipten kullandım. 6 numara sis ile ördüm. İki bere bir kulaklık oldu.
Kulaklık için 15 ilmek ile 52 sıra haroso ordum. Ortadaki beş ilmegi söktum. İplikler bir birinden geçirerek saç örgüsü yaptım. Arkasını gevşemesi için teyelledim. Uçlarını diktim. Bu haftaki elişi marifetlerim bunlardı.

Küçük hanım beresini hiç çıkarmıyor. Çok sevdi.

Sevgiyle �😃

Not: telefonda ancak Bu kadar yazabliyorum. İmla hatalarını görmezden gelin lutfen.

5 Ocak 2015 Pazartesi

tahinli çörek,

en sevdiğim çörek çeşidi tahinli olanlar, o yüzden farklı farklı yapıp duruyorum. bunu ise haşhaşlı çörek gibi mayalı hamur ile yaptım, çiçek çiçek dizdim.

malzemeler:
1 yumurta
125 gr tereyağ
1/2 su brd. zeytinyağı
1 su brd. ılık su
1 su brd. ılık süt
1 pk hazır maya
aldığı kadar un
tuz-şeker

yukarıdaki malzeme ile ele yapışmayan yumuşak hamur yaptım. 1 saat mayalandırdım. merdane ile incecik açtım. üzerine tahin sürdüm. rulo yapıp 2 cm eninde kestim. borcama haşhaşlı çörek gibi sıkışık sıkışık dizdim. üzerine 2 kaşık toz şeker serptim. 180 derecede 35 dk pişirdim.

afiyetle yedik.

sevgiyle ve afiyetle :)


3 Ocak 2015 Cumartesi

cocuk da yaparim kariyer de

Sana ne kardeşim ister çocuk yaparim ister yapmam. Canım ister 1 tane ister 9 tane yaparim.
Sana ne kardeşim ister evde oturur tv izlerim ister çalışır kariyer yaparim.
Sana ne kardeşim ister para biriktirir ister savururum.
Sana ne kardeşim ister pasaklı ister süslü gezerim.
Sana ne kardeşim ister şarap ister çay içerim.
Sana ne kardeşim ne istersem onu yaparim. Çünkü ben kadın değil her şeyden önce bir insanim. Boyum daha kısa diye, zarifim diye, cinsel organın dışarda değil diye daha aşağı değilim senden. İnsanim her şeyden önce ve canım ne isterse onu yaparim.
Çocuklarımla nasıl ilgileneceğimi de bilirim, iş yerinde nasıl davranacağımı da. Kafam en az seninki kadar çalışıyor. Okuduğumu en az senin kadar iyi anlıyorum. Üstelik çalışan bir anne olduğum için daha planlıyım ve her şeye yetişecek kadar güçlüyüm. Bu benim seçimim. Bırakın buna ben karar vereyim. Çünkü ben herşeyden önce insanim.

2 Ocak 2015 Cuma

zencefilli tarçınlı yeni yıl kurabiyesi

bu sene yılbaşında bizim için değişik ama aslında geleneksel bir kurabiye yapmak istedim. internette epey bir tarif okuduktan sonra  bu kurabiyeleri gördüm. sanırım asıl tarif portakal ağacında ama ben kabartma tozu da ekledim ve kalıpla şekillendirdim.

malzemeler:
1 yumurta
8 kaşık pekmez
3 kaşık şeker
125 gr tereyağ
2 çay kaşığı zencefil
2 çay kaşığı tarçın
1 pk vanilya
1/2 pk kabartma tozu
15 kaşık kadar un

önce şeker ve yumuşak tereyağını mikserle krem kıvamına gelene kadar çırptım. sonra pekmezi ve yumurtayı ekledim ve çırpmaya devam ettim. sonra kuru malzemeleri ekledim ve hamur yaptım. merdaneyle açıp kalıpla kestim. 150 derecede 20 dk pişirdim. kurabiyeleri fırın soğukken koydum. böylece serin fırında piştiler. kızlarda üstlerini zevkle süslediler. süslerken yarısını yediler. hatta küçük börtü hepsini ısırıp ısırıp bırakmış. hepsine kalite kontrol yapmış yani :).

kurabiyeler ağızda dağılmadı ama lezzetliydi, şekeri az pekmezi bol tadı yerinde yeni yıl kurabiyeleri. fotoğrafı süslenmeden çekmiştim, kızlarımın muhteşem süsleri yok ne yazık ki.


sevgiyle ve afiyetle :)