26 Haziran 2016 Pazar

ilk izlenim,

Amerika'ya dair ilk izlenimim yeşil alanlar yada ormanlar içinde kaybolmuş mahalleler oldu. şehrin tam merkezine 15 dakika yürüme mesafesinde evimiz ve mahallede ağaçların boyunu geçen ev yok. bizim bina üç katlı ve ikindi katta oturuyoruz ama camdan baktığımızda bütün evler ağaçların arasında kayboluyor neredeyse. yol üstünde oturuyor olmamıza rağmen araç sesinden çok kuş sesi duyuyoruz. ağaçların çok büyük bir kısmı 100 yaşında ve büyük sanırım. yani ağaçlar kesilmemiş yollar için, yollar en başta böyle planlanmış. ana caddesi niğdenin mecburiyetinden bile küçük olan yerde alışveriş için illa bir araçla merkez dışına çıkmanız gerekiyor. merkezde alışveriş biraz daha pahalı. ama ana cadde üzerinde dolaşmak çok keyifli. bizim caddelerimiz gibi hadi işimizi bitirelim gidelim durumu yok yani.

pencereden sağa doğru bakınca gördüklerim

pencereden sola doğru bakınca gördüklerim

bu iki fotograf aynı yolun farklı açıları, evlerin büyüklüğü ancak bu kadar ve ağaçlarda böyle işte. orman içinde yaşıyoruz burada. tek katlı ve merkezi olabiliyormuş yaşam bunu anladım.
yollar cetvelle çizilmiş, hep birbirine paralel caddeler ve sokaklar. yolun başından nereye çıkacağı belli yani ya da "ay bu sokağı kaçırdım, nereden döneceğim yolu kaybederim" gibi korkular yok. yürüdüğünüz yolun kısalması ya da uzaması gibi sorunlarda yok.

 
burada doğaya saygı ilginç boyutlarda. mesela elektrik tellerinin geçeceği aralık kesilmiş ama ağaç kesilmemiş, ya da ağaçlar budanmıyor ve kesilmiyor. benim kızlarımın ilk soruları bu ağaçları kesmeyecekler değil mi oldu. sanırım güzel ülkemde bir gün önce altından yürüdükleri ağaçlar kaldırım yapma bahanesiyle kesildiği için çocuklarda refleks oluşmuş. yol-kaldırım arasında yeşil bant var ve bu görsel olarak ferah hissetmenizi sağlıyor.



ağaçlar bu kadar çok olunca sokak hayvanları da değişik. sincaplar, ördekler, tavşanlar vs normal sokak hayvanı ve her yerdeler. çok farklı kuş sesleri duyuyorum burada. kimisi sadece güneş doğarken ötüyor, kimisi gündüz, kimisi gece. ama kedi hiç görmedim. köpekler ise sahipli. 

bu yazıyı kızlar bilgisayarı televizyon gibi kullandıkları için bir kaç seferde yazabildim. yazıdaki dağınıklık bundandır yani.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder