bu küçük haşarı her duyduğunu belliyor, yanılmadan da yineliyor. ne kadar da hızlı büyüyor küçük kızım benim. benim için hala küçümen ama kocaman bir dünya diğer taraftan. doğduğu gün daha dün gibi aklımda, minicik parmakları, meme arayan ağzı, sararan beni üzen rengi. şimdi şeker mi şeker, o minicik parmaklar gözünü-kulağını gösteriyor. minicik eller gözünü kapatıp ceee yapıyor. yürümeyi öğrendi de bez getir deyince odasından bez alıp muşambayı yere açıyor. yemek yemek için delirip sadece önlüğü taktığında kendi yemesine izin verdiğimiz için hiç itiraz etmiyor, kaşık kullanmayı öğrendi bile. abla gibi olmak için büyük çaba gösteren miniğim her gün öğrendikleriyle beni şaşırtıyor. daha dün doğmamış mıydı miniğim ne zaman büyüdü bu kadar. ne kadar daha büyüyecek, nasıl da geçecek zaman. biz yaşlanacağız o büyüyecek ama benim aklımda hep o minik kibrit çöpü parmaklar, leblebi gibi ayaklar kalacak. seni çok seviyorum minik kızım, bunu hiç unutma.
ilk cümle en sevdiğim kitaplardan olan şeker portakalından. sevgiyle:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder